Yurdum insanı sürekli uyku halinde olması sebebiyle benim görevime düşende bu masalı anlatmak .Millet, ümmet , okur, yazar ve bilcümle bozar olan ahali zenginlik denen mevhumun sadece eldeki para veya mal olarak görmesi aslında zenginliğin elindekilerden verebilmek sanatı olduğunu anlamalıdır.Anlayana tabiiki verebilme sanatı kısmını eksik yaptığınızda itina ile bağcı dövülür.Olay ,yer , kişi mevhumunu kaybetmiş kendilerini sözüm ona medya, siyaset ve yönetici olarak adlandıranların anlayabileceği haliyle masal tadında paylaşımıma hoşgeldiniz. Bir varmış bir yokmuş bir ülkenin birinde bir engelliler Derneği kurulmuş yıllarca didinip çalışmış bunlarla ilgili projeleri çok ama kendilerine ait yerleri yokmuş.Birgün aksakallı bir dede gelmiş yanlarına dertlerini uzaktan duymuş çözüm bulmuş. Masalistanda yardımsever çokmuş fakat engelliler için karşılıksız verebilen yokmuş.Bizim üstadlar yerlerinden fırlamış ne vereceksin dedem diyerek ellerine sarılmış.Ben size bir arsa vereyim yok demişler iki arsa verebilirsen ne şahane olur bilemezsin dedem deyiverip hem adını bu alanda yaşatırız eserinle gururlanırız demişler. Dedem şöyle bir düşünmüş hayrın her türlüsü Allah içindir deyivermiş önerilerini kabullenmiş.Bir patırtı kopuvermiş o an Padişahım çok yaşa sesleri şehrin Sema'larında yükselmiş ama dedem mahçup dedem suskun buna gerek yok bende sizler gibi ademoğlu Adem'im desede dinletememiş.Dedemi yönetici olan Başkan hemen yanına almış veziri yapmış. Ben bu işleri iki yıla kalmaz yapar işlerime bakarım deyivermiş Başkanları.Demiş demesine fakat bir kış bir yaz geçmiş işe hiç girişilmemiş. Üstünede Başkan'ları yerim dar ben artık oynamıyorum dedem dernek sana emanet deyip işi dedeme kitlemiş.Dedem şöyle bir düşünmüş 7 torunum var varsın 77 torunum olsun demiş görevi kabul etmiş.Fakat görev alan kişiler kendini ve maaşlarını düşünüp başka bir şey yapmaz saz çalıp yan gelir yatarlarmış.Dedem tüm bu işlere çok bozulmuş ya çalışalım yada çalıştıralım deyip seçim kararı alıvermiş.Herkeste şafak atmış burada bulunmak ballı kaymakmış Bu ak sakallı dedem de nereden çıkmış diyerek mahalledeki kendilerinden olan tüm tellalları dört tarafa yollamış. Dedem verdiğini geri alacakmış sonrada içinde oturup nargilesini fokurtadacakmış. Dedemin kültüründe verdiği geri zaten alınmaz nargileye gelince hiç bilmez anlamazmış. Gökten üç elma düşmüş birincisi anlamadan bilmeden konuşanlara, ikincisi hayatları boyunca günahlarından başka birşey vermeyenlere ,üçüncüsü ben bunun neresindeyim diyenlere gelsin.
YORUMLAR