Akhisar’da Ferdi Deren’in hazırlayıp sunduğu “Berber Koltuğu Sohbetleri” programının bu haftaki konuğu, iş insanı ve aynı zamanda çiftçi kimliğiyle tanınan Güçlü Kındıroğlu oldu. Samimi bir atmosferde gerçekleşen söyleşide Kındıroğlu, hem iş hem spor hayatı hem de tarım ve inşaat sektörlerine dair önemli değerlendirmelerde bulundu.
 
Güçlü Kındıroğlu’nun Hayat Yolculuğu
Sohbet, Ferdi Deren’in “Güçlü Kındıroğlu kimdir?” sorusuyla başladı.
Güçlü Kındıroğlu şunları söyledi:
“1969 yılında Akhisar’da doğdum. İlk ve ortaokul dönemini Gölmarmara’da okudum. Üniversite tahsilimi Eskişehir’de yaptım. Hemen sonrasında farklı firmalarda çalıştım. Yaşar Holding ve Batı Çim, Batı Beton daha sonra Çim Beton gibi firmalarda çalıştım. Şimdi uzun yıllardır Kent Beton firmasının satış pazarlama müdürü olarak çalışma hayatıma devam ediyorum. Bununla birlikte çiftçiliği çok seviyorum ve çiftçilik faaliyetlerinde de bulunuyorum, üzüm ve zeytin bahçelerimiz var.
Evliyim, eşim öğretmen. Bir kızım ve bir oğlum var. Kızım inşaat mühendisi, oğlum ziraat mühendisi. Oğlumla birlikte çiftçilikte faaliyet gösteriyoruz. Üzüm’ü kuru şekilde satıyoruz, zeytini de çiğ ve işlenmiş şekilde farklı değerlendiriyoruz. Oğlumun çok güzel projeleri var, ben de onunla tecrübelerimi paylaşıyorum. Yakında bir markalaşma çalışmamız olacak.”
 
Futbola Dair: “Hobim Mesleğim Olabilirdi”
Ferdi Deren’in futbolculuk geçmişiyle ilgili sorusunu Kındıroğlu şöyle yanıtladı:
“Evet, futbol benim hobimdi, belki de mesleğim olabilirdi. Futbolu çok severek oynadım. Amatör ve profesyonel olarak oynadım. Bazı tanınan, bilinen isimlerle beraber aynı takımda veya karşılıklı oynadık. Bazıları şu an antrenörlük yapıyor, birçoğu da benim gibi futbolu bıraktı. Ben kariyerimi iş hayatına atılarak tercih ettim.
Futbol hayatımda Eskişehir Şekerspor, Kütahyaspor ve Beşiktaş gibi maceralarımız oldu. Futbolda aldığım tecrübeler hayatımın her noktasında bana çok faydalı oldu. Takım olarak hareket etmeyi, ekip ile birlikte iş yapmayı öğretti. Spor camiasında edindiğim arkadaşlarımla iletişimim devam etti ve hâlâ ediyor. Benim için çok özel yeri vardı. O zamanlar bir de samimiyet vardı; odanı, ekmeğini bölüşüyorsun. Güzel şeyler yaşadık, güzel şeyler öğrendik.”
 
“Fenerbahçeliyim ama Beşiktaş’ta oynamak nasip oldu”
Deren’in Fenerbahçe–Beşiktaş sorusuna Kındıroğlu’nun yanıtı şu şekilde oldu:
“Evet, ben Fenerbahçe takımını tutuyorum, çocukluktan sevdamız. Ama Beşiktaş’ta nasip oldu futbolcu olmak.” (gülüşmeler)
Ardından Akhisar Fenerbahçeliler Derneği’ndeki görevlerini şöyle anlattı:
“Akhisar Fenerbahçeliler Derneği’nde yönetimdeydim. Başkanımız ve yönetimimizle çok güzel işler yaptık. O dönem Fenerbahçe şampiyon oldu ve şampiyonluk kupasını Akhisar’a getirttirdik. Buradaki taraftarlarımızla buluştuk. Birçok arkadaşımızla dernek olarak maçlara gittik. Bu ve buna benzer faaliyetlerde bulunduk.”
 
Türk Futbolunda Yaşanan Son Gelişmeler
Gündemdeki soruşturmalara ilişkin görüşlerini şu sözlerle paylaştı:
“Kesinlikle bu işlere bulaşmış olan kim varsa cezasını çekmesi taraftarıyım. Bu gibi hatalar affedilecek şeyler değildir, spor camiamıza çok büyük zararı vardır. Kirli insanlar, kirli fikirler her zaman olmuştur ve olacaktır. Adil bir şekilde her birinin yargılanıp cezalanmasını isterim. Bundan mağdur olan takımların haklarının iade edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Türk futbolu adına bir temizlik olmalı ve milat olmalı. Gençlerimizin spordan soğumaması gerekir. Günümüzün en büyük problemi, gençlerimiz birçok farklı bağımlılık içinde. Onları muhafaza etmek ve spora yönlendirmek gerekir. Ayrıca sporun her dalı çok önemli ve son zamanlarda çok güzel başarılar alındı.”
 
Zeytin Hasadı ve Çiftçilikte Son Durum
Ferdi Deren’in “Zeytin hasadı başladı, verim nasıl?” sorusuna Kındıroğlu şu şekilde cevap verdi:
“Zeytin hasadımız başladı, Allah bereket versin. Bir önceki yılın rekoltesine göre bizim bahçelerimizde eskiye oranla yarısı civarı var. Bizim ana problemimiz zeytin fiyatının düşürülmesi. Müstahsilde ucuz olması… Oysa perakendede, marketlerde fiyatların çok daha yüksek olduğunu görüyoruz. Acil eylem planları yapılıp birlik oluşturulması, kooperatifleşmenin hızlandırılması ve tüccarın elinden kurtulmak gerekiyor. Zeytin çok güzel bir nimet, kıymetini bilmek lazım ve en iyi şekilde değerlendirilmeli. Gübre ve mazot maliyetlerimiz her geçen yıl artıyor. Bu yıl zeytinyağı fiyatlarının yükseleceğini düşünüyoruz.”
 
İnşaat Sektörüne Dair Değerlendirmeler
Kındıroğlu, inşaat sektörüne dair soruya şu yanıtı verdi:
“İnşaat sektörü geçici olarak daralma yaşansa da genel manada barınma ve işletme ihtiyacı temel bir ihtiyaçtır. Bazı firmaların hesapsız davranmaları olumsuz etkiler yaratıyor. İzmir’de büyük bir firmanın yaşadığı sıkıntı buna örnek. Ama bunlar geçici durumlar. Her bireyin bir eve ihtiyacı var; ayrıca eskiyen evlerimiz var, kentsel dönüşüme ihtiyaç var. Bu nedenle geçici sıkıntılardan sonra inşaat sektörünün önü açık.”
 
Deprem Gerçeği ve Beton Kalitesi
Kındıroğlu, deprem ve yapı güvenliği konusundaki açıklamalarında şunlara değindi:
“Eski yapılara göre yeni yapılar çok daha statikleri güçlü ve dayanıklı yapılardır. Betonun çok büyük katkısı vardır. Beton eskiden elle karılırdı ve oranı ustanın insafına kalmıştı. Şimdi kullanılan betonlar sınıf atlamış durumda. Ortalama C30 ve C35 sınıfı betonlar kullanılıyor. Yapı denetimler ve laboratuvarlar çok sıkı kontrol ediyor. Bu konuda okuyucularınıza küçük fakat çok rahatlatıcı bir bilgi vermiş olalım: Kentsel dönüşüm çok güzel bir proje. Deprem gerçeği var, o yüzden elimizi çabuk tutmak lazım. Devletimizin ciddi çalışmaları var. Yeni sosyal konut projeleri ile devlet elini taşın altına koymuş durumda. Kentsel dönüşümlerde kredi yolunun daha da açılması ve vatandaşlara destek sağlanması gerekiyor.”
 
Programın sonunda Ferdi Deren, teşekkürlerini iletti.
Kındıroğlu ise şu sözlerle karşılık verdi:
“Asıl ben size teşekkür ederim. Mütevazı ve sosyal birisi olmanız ve bu tip konulara duyarlı olmanızı tebrik ederim. Okuyucularınıza iyi okumalar dilerim, yayıncılarınıza teşekkür ederim. Sürç-i lisan ettiysek affola.”
Bu keyifli ve dolu dolu sohbet, “Berber Koltuğu Sohbetleri”nin neden Akhisar’da ilgiyle takip edildiğini bir kez daha göstermiş oldu.